Erbane vurmalı, zilli bir çalgıdır en başta onu belirtelim. Yüz yıllarca birçok medeniyet tarafından gerek eğlence gerek ise ağıt yakmak için kullanılmıştır. Aslında çok uzun bir geçmişi vardır. En başta kürtler, ermeniler, Araplar, süryaniler olmak üzere birçok ırktan dilden kullanan insan olmuştur.Bunca zaman boyunca hiç eskimemiş bir enstürmandır. Aslında eskidikçe daha da lezzetlenen bir çalgı aletidir. Erbani, erbaneki, def gibi isimlerle de bilinmektedir.Benim ilk öğrenip çaldığım çalgı aletidir. aynı zamanda son alet. lise son sınıfta staj yaptığımız televizyon kanalında her hafta düzenli olarak yapılan bir müzik programında darbuka çalan bir müzisyen vardı ve en yakın kız arkadaşım o çocuğa abayı yakınca müzik aşkı başladı bizde. Biz de araştırmaya başladık. bize en kolay ensturmanın erbane olduğunu söylediler. erbaneden başlayın kulak ve eliniz önce öğrensin, alışsın dediler sonra darbukaya geçersiniz dediler. benim kız arkadaş da sen tuttur erbane alalım diye. erbaneci abilerden biri bize yardımcı olmuştu.Tanıdığı müzik aletleri satan bir dükkana götürüp erbanelerin iyisinden aldırmıştı bize.İran’dan gelen el yapımı mika erbanelerden birer tane uygun fiyata almıştık. Tabi bunların asıl güzel ses çıkaranı deriden yapılanıdır;geyik, ceylan, dana, koyun gibi. Sonra ücretsiz kurslara gidip ders almaya başlamıştık.Ben arkadaş kadar hevesli değildim sanırım ondan olsa gerek hep kaytarırdım.Ama çok güzel anılarımız oldu. şuan tam profesyonel çalamasam da erbane çalmasını biliyorum diyecek kadar şöyle bir tıngırdatabiliyorum.Benim herzaman ki düşüncem şudur; her insan en az bir enstürman çalabilmelidir.Erbanede illaki bir şarkı,türkü olmalıdır.Çok nadiren türküsüz fon olur.Benim şansızlığım da bu malesef, karga sesliyim desem kargaya ayıp olur.Ama illa herkesin sesi güzel olacak diye bir şey yok. zaten her ses güzel olsa güzel kötü meselesi olmaZ bla bla . Demem o ki erbane öğrenmek kolaydır, kolay olduğu kadar da huzur vericidir.Eğer vurmalı türünü seviyorsanız ve öğrenmeye hevesiniz varsa erbaneden başlayın mutlaka.Diğerlerini öğrenmeye çalışırken bir iki tık daha başarılı olursunuz hiç şüphesiz. işin teknik kısmından çıkmak gerekirse erbane bir yaşam biçimidir. kimisine göre ağıt kimisine göre eğlence. Kadınların çığlığı diye de bilinir aslında. İçini dile dökemeyenler erbaneye dökermiş. Doğrusunu söylemek gerekirse ben de çok mutsuz olduğum zamanlarda kendi kendime çalarım.Eskiden bildiğim birkaç parça vardı.Şimdi sadece çalıp bırakıyorum. İlk başladığımda ailem çok karşı çıktı, derslerimi aksatırım diye.Sonra babam güzel çalabildiğimi görünce ara sıra “getir çal da mest olalım”demeye başladı.Hatta kavga edip küstüğümüzde bu çalgı aramızda barış aleti oldu.”Getir çal”demek hadi barışalım demek oluyordu. şuan öyle demiyor çünkü pek kavga etmiyoruz.
Yazım sizin için ne kadar faydalı oldu bilmiyorum belki teknik özellik için ya da erbane öğrenmek için tıkladınız. Ne deseniz haklısınız.Ama diğer siteler ya da gideceğiniz kurslar size yeteri kadar teknik özelliklerinden bahsedecektir, kurs hocaları ‘hayır öyle değil şöyle tutacaksın ‘deyip öğretmek için, o kol tembelliğini gidermek için sizi epey kızdıracak.Benim gitiğim kursta hocanın istediği notayı çıkartamayınca hiç düşünmeden dersten atardı,ne kadar sağlıklı bir davranıştı orası muamma.İşte ben size erbanenin yapısını değil onun içini anlatmaya çalıştım, mümkün olduğunca kısa tutarak.İkinci enstürmanda görüşmek dileğiyle…