Merhabalar gençler ve kendini genç hissedenler, unutmayalım ki yaşlarımızla değil yaşadıklarımızla varız.

Bu pazar sevdiğinizle bir şeyler yapmak istiyor ama aklınıza hiçbir şey gelmiyor mu? O zaman bu yazım tam da size göre. Benimle kalın…

Muhtemelen tüm hafta iş stresi, aile, arkadaş, maddi, manevi birçok stresle geçiyordur. Hafta sonunuzu değerlendirmek istiyorsunuzdur. Kimimiz sinemaya gidiyor, kimimiz bütün gün dışarıda olup gezip tozuyor. Kimimiz de eve kapanıyor. Her ne yapıyorsanız yapın bu sizi ilgilendirir ama bu yazımı bir hafta sonu okuduysanız veya plan yapmak üzereyken bu yazıya denk geldiyseniz bu hafta sonunuz benim dediklerimle geçsin. Başlayalım.

Ben pazar gününü baz alacağım size cumartesi olur veya başka gün izin gününüz olur hiç fark etmez. Bu pazar gününü uyuyarak geçirmenizi katiyen istemiyorum. Kış mevsimine girdiğimizden dolayı havalar artık soğuk ve günler kısa. Günlerin kısa olması demek güneşin geç doğması ve erken batması demek. Maalesef bazılarımız sabah karanlıkta evden çıkıp akşam karanlıkta eve dönüyor, çok yıpratıcı biliyorum ve çok iyi anlıyorum sizi. Evet konudan çıkmayalım lütfen. Bu pazar diyelim ki yaşadığımız bölgede gün saat 07.00’da doğuyor o zaman tam da bu saatte uyanacağız, alarm kurulu olmuş olacak. “E ama zaten hafta içi hep erken uyanıyoruz pazar günü niye erken uyanacağız ” demeyin. Uyu uyu nereye kadar. yüzünüzü güzelce yıkadıktan sonra mis gibi, sade bir fincan türk kahvesiyle çıkın balkona ya da bahçeniz varsa. Oturun ve güneşin tadını çıkartın. Sahile gidip izlemek lazım aslında ama herkesin sahili yok. Gün doğumunu izlemek her zaman huzur vericidir. Ben gün doğumuna çobanlık yaparken de bahçede pekmez için üzüm ezerken de otogarda otobüs beklerken de şahit oldum. Yerler, ve her ne kadar benim yaşım farklı olsa da hepsi huzur verici olmuştur. Siz de anlayacaksınız. Hayatında hiç gün doğumunu izlememiş insan da vardır eminim ve neler kaçırdıklarından hiç haberleri yok.

Kahvenizi yudumlarken gün doğumunu izlemek şahane değil mi ? Umarım kalın giyinmişsinizdir. Sonrasında çekin taytları eşofmanları şimdi iyice esneme zamanı. Yürüyüş yapılan bir yolda veya sahilde en az bir saatlik yürüyüş. Süper eve dönme zamanı. Güzel bir kahvaltıdan sonra sıra kitap okumada. Evet kitap. Çok severim diyen de var hiç okumam diyen de. Hayır efendim bugün bu kitap okunulacak. Hiç kitabım yok diyen bana ulaşsın lütfen. Kitabı yarıda bırakmak da yok başka gün tamamlanacak o. Ve hava güzel ise sevdiğiniz kişiyle dışarı çıkma zamanı. Bol kahkahalı ve huzurlu geçsin pazarınız veya cumartesiniz ya da salı vs.

Bu muydu yani diyenleri duyar gibiyim. Evet bu. Ne yani ne bekliyordun?

Basit olsun. Bir kere de bir pazarınız sıradan olsun. Bu sıradanlık en güzel ve huzurlu gününüz de olabilir. Ben hep basitlikten yana olmuşumdur.

Buradaki asıl amaç şunlar ; siz gerçekten dinlenmiş oldunuz. Bir gün de olsa bütün stresi, acıları bir kenara bıraktınız ve kendinizi dinleyerek kendinize vakit ayırmış oldunuz. İşte benim de amacım buydu.

Sağlıkla kalın…

Paylaş:

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir